Tıbbın tüm branşlarında olduğu gibi psikiyatri de hayat kurtarır ancak bunu ilmek ilmek her seans terapi ve gerekli ise ilaçlar ile özenle ilerleyerek yapar. Diğer çoğu branşta olduğu gibi tek bir ameliyat veya 1 haftalık antibiyotik tedavisi ile gelen mucize iyileşmeler yoktur. Sabır ve gözyaşının sonunda gün doğumunu vadeder. Belki de o yüzden mucizeden bahseden 1 haftalık arınma kamplarına verilen paralar çok göze batmaz da; zaman isteyen, hastanın da aktif katılımını ve çabasını gerektiren psikiyatriye verilen para göze batabilir.
Çoğumuz bir pratisyen hekime, dahili branşlardan bir tıp uzmanına veya bir cerraha görünmenin getirdiği maliyetleri daha kolay kabul ederiz. Genellikle fiziksel sağlığımızı etkileyebilecek rahatsızlıklar ve koşullar hakkında bir fikrimiz vardır. Ancak, birçoğumuz ruh sağlığımızı etkileyen rahatsızlıkları daha az önemseriz ve sonuç olarak, özellikle fiziksel rahatsızlıkların tedavi maliyetleriyle karşılaştırıldığında terapi maliyetini pahalı bulabiliriz. Bir psikiyatrik muayeneye ayrılan süreyi (ki çoğunlukla her hangi bir muayeneden daha uzundur) gözetmeksizin başvuru başına bakarsak da psikiyatrik muayenenin pahalı olduğu söylenebilir. Hele de tekrarlanan takip seansları da hesaba katılır ise verilen ücretler oldukça göze batabilir. Peki nedir psikiyatriyi pahalı hale getiren? Psikiyatrinin geri plandaki maliyetlerine birlikte bakalım.
Öncelikle açıkça bahsetmeliyim ki, en belirgin maliyetler kliniğin genel giderleridir - kira, temel mobilyalar, su-elektirik-ısınma giderleri, destek personelinin maaşları vb. Örneğin iller arası değil semtten semte bile tüm sağlık hizmetlerinin ücretlerinin değişmesinin ana nedenidir. Bir psikiyatri muayenehanesi ayrıca, hekim sorumluluk sigortası, muayenehane sigortası, her yıl kongre katılımları ile psikiyatrik gündemi ve gelişmeleri takip, terapi eğitimleri ve atölyeler, mesleki kitaplar, mesleki dernek ve dergi üyelikleri de dahil olmak üzere bir dizi masrafa neden olur. Bu masraflar genellikle her yıl binlerce kişiye ulaşır ve bir psikiyatristin uygulamalarını profesyonel, etik ve sorumlu bir şekilde yürütebilmesini sağlamak için gereklidir.
Tüm bu maliyetlerden en örtük olanları, uygun şekilde eğitilmiş ve nitelikli bir psikiyatrist ve terapist olabilmenin maliyetidir. Psikiyatrist olabilmek için 6 yıllık tıp fakültesi, pratisyen hekim olarak 2 yıl zorunlu hizmet yükümlüğü ardından 4 yıl psikiyatri uzmanlık eğitimi ve uzman hekim olarak 2 yıl zorunlu hizmet yükümlüğünü tamamlamış hekimdir. Türkiye'de psikiyatrist olma yolculuğu (6+2+4+2=14) Tıpta Uzmanlık Sınavına hazırlanma süreciniz ile birlikte 14 ila 16 yıl arasında sürmektedir. Bu sürecin 8 senesi de oldukça düşük bir maaş ve aile yardımı ile geçmektedir. Ayrıca tıp okutmak bir çok aile için kitap maliyetleri nedeniyle oldukça yorucudur.
Türkiye'de bir psikolog olarak psikiyatri kliniklerinde çalışmak için temel gereklilik ise yüksek lisans derecesidir. Yani bir psikiyatrist ile birlikte hasta takibi yapabilmek için sadece psikolog değil klinik psikoloji uzmanı olmanız gerekir ki; bu da en az 4 yıllık lisans mezunu ve 2 yıllık yüksek lisans mezunu olup 6 yıl anlamına gelir. Ancak bu, bir Klinik Psikoloğu yalnızca başlangıç çizgisine, sınırlı gerçek dünya deneyimiyle yerleştirir. Gerçek dünyaya erişimden önce iyi ve nitelikli bir psikolog olabilmek için yıllarını yapılandırılmış terapi eğitimleri, bireysel-grup süpervizyonları, sertifikasyon süreçleri ve derneklerden akredite olmaya verirler. Klinik Psikologlar profesyonel kariyerlerine iyi bir hastanede veya psikiyatri kliniğinde ancak bu geri planı oluşturarak başlayabilirler. Dolayısıyla bu özen ve sorumluluğu göstermiş, nitelikli bir klinik psikoloğu bulmak kolay değildir.
Keza benzer terapi eğitimleri ve diğer süreçler, klinik yaklaşımını sadece farmakoterapi değil aynı zamanda terapi ile de birleştirmek isteyen psikiyatristler için de geçerlidir. Terapi eğitimlerinin üzerine, workshoplar bir terapistin meslek hayatı boyunca sürekli eğitiminin bir parçasıdır. Kaldı ki bir psikiyatristin takip etmesi gereken sadece terapi ekleme ve güncellemeleri değil aynı zamanda teknolojik gelişmeler ve farmakolojik değişimleri de takip edebilmektir. Dünyaca ünlü büyük kongrelere, katılım, konaklama ve ulaşım gibi masraflar nedeniyle katılmak devlette çalışmıyor ve desteklenmiyorsanız oldukça pahalıdır.
Psikiyatrik muayene ve psikoloji konsültasyon ücretleri, uzmanların eğitim ve deneyim düzeyine bağlıdır. Mesleki ve sürekli eğitim ve deneyim için harcanan zaman hesaba katıldığında ruh sağlığı hizmeti almanın maliyeti artar.
Psikiyatrik bir klinikte takip edilen bir hasta genellikle yalnızca seans süresi için ödeme yaptığını düşünse de, bu ücretler, tedavi ve terapinin planlanması, not tutma, diğer sağlık uzmanlarıyla irtibat kurma, mesai içinde ve dışındaki saatlerde hasta çeşitli nedenler ile irtibat kurma hali ve rapor yazma gibi seans dışı çalışma sürelerini de hesaba katmalıdır. Seans ücretleri, ruh sağlığı uzmanının çalışma, dinlenme veya diğer kişisel nedenlerle işten izin alması durumunda kişisel masrafları da karşılamalıdır.
Tüm bu nedenlerden ötürü, iyi eğitilmiş, nitelikli ve deneyimli bir psikiyatrist ve terapist ile çalışmak maliyetli olabilir. En nihayetinde ihtiyacınıza uygun bir ruh sağlığı uzmanını seçmek sizin elinizdedir.