Şema Terapi
Şema Terapi Nedir?
Şema terapi, Jeffrey Young tarafından geliştirilmiş olup, çocukluk ve ergenlik dönemindeki yaşantılardan köken alan psikolojik rahatsızlıklar için tasarlanmış bir tedavi yönetimidir. Değişime dirençli zor vakalar ya da kişilik bozuklukları alanı hedefiyle yola çıkan yaklaşım, zamanla diğer psikolojik sorun alanlarında, grup ve çift terapileri gibi farklı alanlarda da uygulanmaya başlamıştır.
Erken dönem yaşantıların, yetişkinlik dönemindeki yansımalarını ele alırken, bilişsel davranışçı terapi tekniklerini, kişilerarası, bağlanma, yaşantısal (gestalt) ve psikodinamik terapi öğeleri birleştiren bütünleştirici bir teori ve tedavi yöntemidir. Şema terapi modeli, standart bilişsel kuramı temel almasının yanında, duygulanıma daha fazla ağırlık vermesi, çocukluk yaşantılarını ve gelişimsel süreçleri daha fazla çalışması, temel yaşam olaylarına daha fazla önem vermesi ile standart bilişsel terapi modelinden ayrılır.
Hangi Durumlarda Şema Terapi Uygulanır?
Özellikle kronik kişilik sorunlarının (borderline kişilik bozukluğu ve narsisistik kişilik bozukluğu gibi) yanında şema terapi, kronik depresyon ve anksiyete, yeme bozuklukları, çocukluk travmaları, tekrarlayan döngüleri içinde barındıran kronik çift sorunları, yakın ilişkileri sürdürmede zorlanma, madde kullanımı gibi geniş çaptaki klinik problemlerde uygulanmaktadır.
Şema Ne Demektir?
Şemalar kişinin karşılanmayan ihtiyaçları nedeniyle dünyayı yeniden anlamlandırmasına yarayan birer kalıp görevi görür. Bu kalıplar yardımıyla önce çocuk, başına gelen talihsizliği anlamlandırmaya ve uyum sağlamaya çalışır. Ve en nihayetinde karşılanmayan ihtiyaçlarını, nedenlerini anlamaya ve işlemlemeye çalışırken, kendilik algısını, çevresini, olayları ve çevresindeki kişileri sistemik olarak yorumlayacağı bir bütünlük yaratır. Erişkinlikte de yaşam boyu gelişerek, bu kalıplar kullanılarak, çocuklukta oluşan şemayı destekleyecek şekilde kişinin davranışlarını, düşüncelerini, hislerini ve diğer insanlarla olan ilişkilerini belirler. Kendimizi, diğerlerimizi ve dünyayı algılarken kullandığımız (bilinçdışı) temel inançlardır.
Şemalar bizi belirli durumlar karşısında belirli şekilde davranmaya iterler. Şemalar, anı, duygu, düşünce (biliş) ve bedensel duyumlardan oluşur. Bu 4 bileşeni tetikeyen herhangi bir uyaranda, şemanın önceden kodladığı şekilde yorumlayıp, çocukluktaki gibi başetmeye neden olur. Ancak en nihayetinde kişi artık bir erişkindir ve başetme şekli bir erişkine uygun değildir.
Şema terapi, yaşamımızın erken döneminde oluşmaya başlayan ve zamanla şekillenen, tekrarlanan, yıkıcı, duygusal ve bilişsel örüntüleri olan “uyum bozucu şemalara” odaklanmaktadır. Uyum bozucu şemalar değişime dirençli yapılardır. Kolayca değişmezler. Şemaların farkında olduğumuz (bilinçli) ve farkında olmadığımız (bilinçdışı) yanları olabilir. Çocukluktaki çekirdek duygusal ihtiyaçların karşılanmamasından kaynaklanırlar. Şema terapinin amacı; hastaların uyum bozucu şemalarını, başa çıkma tepkilerini ve modlarını değiştirerek, temel ihtiyaçlarına ulaşmada yardım etmektir.
Şemalar nasıl oluşur?
Şemaların oluşumuyla ilgili temel varsayıma göre, çocukluktaki çekirdek duygusal ihtiyaçların çevresindeki erken yaşam deneyimleri nedeniyle sağlıklı şekilde karşılanmaması ile şemalar oluşur. Söz konusu duygusal ihtiyaçlar şunlardır:
•Başkalarına güvenli bağlanma (Güvenlik, istikrar, bakım ve benimsenme)
•Özerklik, yetenek ve olumlu kimlik algısı
•İhtiyaç ve duyguları ifade özgürlüğü
•Kendiliğindenlik, oyun ve eğlence
•Akılcı (sağlıklı) sınırlar ve öz denetim
Şema terapiye göre bu ihtiyaçlar evrenseldir; yani herkes bu temel ihtiyaçlarla doğar. Çocuğun doğuştan gelen mizacı (sakin-girişken, pasif-agresif, kaygılı-dingin, distimik-iyimser vb.) nedeniyle, bazı ihtiyaçların karşılanma gereksinimini başkalarına göre daha öncelikli ve fazla hissedebilir. Bunu bir zayıflık değil de tıpkı farklı çiçeklerin farklı bakım ihtiyaçları gibi düşünebiliriz. Mizaç aynı zorlayıcı yaşam olaylarından neden insanların farklı etkilendiğini, aynı zorlayıcı yaşam olayını neden kimisinin travma olarak deneyimlerken kimisinin etkilenmediğini açıklar. Çocuğun mizacı aynı zamanda bakım vernin davranışlarını da belirleyebilir ve şemanın kendini devam ettirmesine de neden olabilir.
Erken dönem yaşam deneyimleri şemaların gelişimini sağlar:
•İhtiyaçların hasar oluşturacak derecede ciddi engellenmesi: Çocuk sevgi, şefkat, anlayış veya oyun gibi temel ihtiyaçlarından mahrum kalır. Çoğunlukla çocuğun hayatında bir tanecik insanın bile bunları karşılaması yeterli gelebilir şemanın ortaya çıkmaması için. İhtiyacı karşılayan kişinin cinsiyetine bağlı, karşı cibsten kişilerle sınırlı şema oluşumu da görülebilir. Bazen çocuk, bir kişinin bile ihtiyaçlarını karşılamadığı yada istikrarsız şekilde karşıladığı talihsiz bir ortamda büyüyebilir veya mizacına bağlı olarak tek kişinin sunması yeterli gelmez. Bu durumda karşılanmayan ihtiyaç alanına özel şema gelirişir.
•Travmatizasyon ya da kurban olma: Çocuk çevresindekilerden zarar görür ya da mağdur edilir ve yine temel duygusal ihtiyaçlardan biri olan güvenlik ihtiyacı karşılanmaz. Sonuç olarak kişi tehlike, acı veya tehdidin varlığını yansıtan şemalar geliştirir.
•İyi şeylerin aşırı şekilde deneyimlenmesi: Kulağa garip gelse de çocuğun iyiliğine düşünülen davranışların gereğinden fazla yapılması da şemaların oluşumuna neden olabilir. Nasıl vitaminlerin eksikliği hastalıklara neden oluyor, fazlalığa da toksik durumlara neden oluyorsa, çocuklar için de sağlıklı ve iyi olan bazı davranışlar abartılı uygulandığında sağlıklsız ve zarar verici olabilir. Olumlu kimlik algısı vereceğim derken aşırı övme, kötülüklerden koruyacağım derken özgüvensiz ve bağımlı yapma, özgür bırakacağım derken şımartma ve sınır koymamak örnekleri olabilir.
•Seçici içselleştirme ya da bakım veren/önem verdiği kişilerle özdeşim: Çocuklar bakım verenlerin sadece kendilerine davranışlarından, sözlerinden değil, hayat ile ilişkilerinden de etkilenir. Öğrenme sadece deneyimler, nasihatlar yoluyla değil, izlem yoluyla da gerçekleşir. Ebeveynlerin davranışları çocukları için de bir rol model olur. Örneğin hastalık kaygısı olan bir ebeveynin çocuğunun kaygılı olması gibi.
Uyum Bozucu Şemalar Nelerdir ve Nasıl Tanıyabilirim?
Şemalar kendini devam ettiren özellikleri nedeniyle değişime belirgin direnç gösterirler. Yaşamın erken dönemlerinden beri kullanıldıkları için kişiye çok tanıdık ve gerçek gibi gelirler. Şemanın tam tersi olaylarla karşılaşılırsa bile kişiler, ısrarlı bir şekilde
şemalarının geçerliliğini korumak için gelen bilgileri çarpıtırlar, çünkü alıştıkları şekilde yorumlamak ve davranmak can acıtıcı bile olsa daha kolaydır.
Şemalar erişkin yaşlarda belirgin olarak işlevselliği bozarlar. Kişinin huzur içinde olma, çevresi ile olumlu ilişkiler kurma, özerk davranabilme, keyif alma ve kendisini ifade gibi temel ihtiyaçlarını karşılamasını ve diğerleri ile ilişkide sınırları fark edebilme becerilerini engellerler.
Şema terapide şemaları 5 temel alana ayırırız; Ayrılma ve reddedilme, bozulmuş özerklik, başkaları yönelimlilik ve zayıf sınırlar. Her alan kendi içinde alt şemalar barındırır. Daha kolay anlaşılabilmesi için her şema alanını temsilen bir renk kullanacağız.
A. Ayrılma ve Reddedilme:
Bu şemalara sahip kişiler güven, huzur, istikrar, sevgi, paylaşım, kabul edilme gibi ihtiyaçlarının karşılanamayacağı, şu an karşılansa bile bunun uzun sürmeyeceği inancındadırlar. Ayrılma ve reddedilme alanı altındaki şemalar tipik olarak mesafeli, soğuk, dışlayıcı, esirgeyici, ani patlayıcı tepkilerin olduğu veya taciz edici aile ortamlarındaki erken yaşantıların sonucudurlar.
1. Terkedilme/Tutarsızlık Şeması
-
Beni terk edeceklerinden korktuğum için yakın olduğum insanların peşini bırakmam.
-
Diğer insanlara o kadar muhtacım ki onları kaybedeceğim diye çok endişeleniyorum.
-
Yakınlarımın beni terk edeceği ya da ayrılacağından endişe duyarım.
-
Önem verdiğim birisinin benden uzaklaştığını sezersem çok kötü hissederim.
-
Bazen insanlar beni terk edecek diye onları kendimden uzaklaştıracak kadar çok dert ederim.
2. Kuşkuculuk & Kötüye Kullanılma Şeması
-
İnsanların benden menfaat elde ettiklerini hissediyorum.
-
Diğer insanlara karşı tedbiri elden bırakamam yoksa bana kasıtlı olarak zarar vereceklerini hissederim.
-
Herhangi bir anda birileri beni aldatmaya kalkışabilir.
-
Diğer insanların niyetleriyle ilgili oldukça şüpheciyimdir.
-
Hep insanların asıl amaçlarını araştırırım.
3. Duygusal Yoksunluk Şeması
-
Bana bakan, benimle zaman geçiren, başıma gelen olaylarla gerçekten ilgilenen kimsem olmadı.
-
Bana sıcaklık, koruma ve duygusallık gösteren insanlar olmadı.
-
Yaşantımın çoğunda, bir diğer insan için özel biri olduğumu hissetmedim.
-
Gerçekten beni dinleyen, beni anlayan veya benim gerçek ihtiyaçlarım ve duygularımı önemseyen kimsem olmadı.
-
Hayatımda ne yapacağımı bilmediğim zamanlarda uygun bir öneride bulunacak veya beni yönlendirecek güçlü birisi çok nadir oldu.
4. Kusurluluk Şeması
-
Beğendiğim erkek/kadınların hiç birisi, kusurlarımı görürse beni sevmez.
-
Gerçek beni tanırlarsa beğendiğim hiçkimse bana yakın olmak istemez.
-
Başkalarının sevgisine, ilgisine ve saygısına değer bir insan değilim.
-
Kendimi sevilebilecek biri gibi hissetmiyorum.
-
Kabul edilemeyecek pek çok temel özelliğim yüzünden insanlara kendimi açamıyorum
5. Sosyal İzolasyon Şeması
-
Uyumsuzum.
-
Ben diğer insanlardan temelden farklıyım.
-
Bir yere ait değilim, yalnızım.
-
Kendimi diğer insanlara uzak hissediyorum.
-
Kendimi hep grupların dışında hissederim.
B. Bozulmuş Özerklik ve İş Yapma Becerisi:
Bu şemaları olan kişilerin sevilen birsinden ayrı kalma, zor bir durumdan kurtulma, bağımsız çalışma veya başarılı bir iş çıkarma yeteneklerini engelleyen kesin inançları vardır. Tipik aile kökeni küçük düşürücü, çocuğun güvenine zarar verici veya aşırı koruyucudur. Veya çocuğun aile dışındaki davranışlarını desteklemekte bir yetersizlik vardır.
6. Bağımlılık Şeması
-
Kendimin günlük yaşamı tek başıma idare edebilme becerisinde olduğunu hissetmiyorum
-
Gündelik işler anlamında, kendimi bağımlı biri olarak düşünürüm.
-
Doğru ile yanlışı birbirinden ayırma yeteneğim eksiktir.
-
Gündelik işler için benim kararlarıma güvenilemez.
-
Ortaya çıkan gündelik sorunları çözme yeteneğimle ilgili kendime güven duymuyorum.
7. Dayanıksızlık Şeması
-
Kötü bir şey olacağı duygusundan kurtulamıyorum.
-
Her an bir felaket (doğal, adli, mali veya tıbbi) olabilir diye hissediyorum.
-
Saldırıya uğrama endişelerim var.
-
Para konusunda dikkatli olmam gerektiğini hissediyorum, yoksa beş parasız kalabilirim.
-
Bir doktor tarafından herhangi bir ciddi hastalık bulunmamasına rağmen bende ciddi bir hastalığın gelişmekte olduğu endişesine kapılıyorum.
8. Yapışıklık – İçiçelik / Gelişmemiş Benlik Şeması
-
Benim yaşıtım olan insanların yaptığı şekilde, anne babamdan ayrılmayı başaramadım.
-
Annem, babam ve ben birbirimizin hayatı ve sorunlarıyla aşırı ilgili olmaya eğilimliyiz.
-
Annem, babam ve benim için, aldatma veya suçluluk duygusu duymadan, özel hayatımızı birbirimizden saklamamız çok güçtür.
-
Annem ve babamın benimle iç içe yaşadığını sık sık hissediyorum-Benim kendime ait bir hayatım yok.
-
Annemden babamdan ya da eşimden ayrı bir kimliğimin olmadığını sık sık hissediyorum.
9. Başarısızlık Şeması
-
İşte (veya okulda) yaptığım hemen hemen hiçbir şey diğer insanların yapabileceği kadar iyi değil.
-
İş becerme açısından son derece yetersizim.
-
İş ve başarı alanlarında birçok insan benden daha yeterli.
-
Ben diğer insanların işlerinde olduğu kadar yetenekli değilim.
-
İş (veya okulda) diğer insanların çoğu kadar zeki değilim.
C. Başkaları Yönelimlilik:
Bu alan içinde kendi ihtiyaçlarına rağmen sevgi ve onaylanma almak, ilişkiyi sürdürmek, karşı tepkiden kaçınmak veya başkalarının acısını hafifletmek için, başkalarının istekleri, duyguları üzerinde aşırı bir odaklanma vardır. Bu şemaları olan kişiler genellikle kendi öfkelerinin ve doğal isteklerinin farkında olmazlar ve bunları bastırırlar.
Aile tipleri çocuğun sevgi, onay ve ilgi kazanmak için kendi ile ilgili önemli duyguları veya ihtiyaçları bastırmak zorunda olduğu koşullu kabuller üzerine dayanır. Bu ailelerin çoğunda ebeveynlerin duygusal ihtiyaçları ve istekleri veya sosyal statüleri çocuğun özgün ihtiyaçları ve duygularından daha önemlidir.
10. Onay Arayıcılık Şeması
-
Neredeyse tanıdığım herkes tarafından beğenilmek benim için önemlidir.
-
Beni beğenmeleri için kendimi beraber olduğum insanlara göre değiştiririm.
-
Kendime güvenim temel olarak insanların beni nasıl gördüklerine bağlıdır.
-
Paramın olması ve önemli insanları tanıyor olmak beni değerli yapar.
-
İnsanların bana değer vermesi için fiziksel görünümüm üzerinde çok zaman harcarım.
11. Boyun Eğicilik Şeması
-
Eğer istediğimi yaparsam, başıma dert alırım diye düşünürüm.
-
Diğer insanların isteklerine uymaktan başka yol olmadığını hissediyorum; eğer böyle yapmazsam bir şekilde beni reddederler veya intikam alırlar.
-
İlişkilerimde, diğer kişinin yönlendirici olmasına izin veririm.
-
Kendim için ne istediğimi bilmediğim için daima benim adıma diğer insanların seçim yapmasına izin veririm.
-
Haklarıma saygı duyulmasını ve duygularımın hesaba katılmasını istemekte çok zorlanıyorum.
12. Fedakârlık Şeması
-
Genellikle yakınlarıma ilgi gösteren ve bakan ben olurum.
-
Başkalarını kendimden daha fazla düşündüğüm için ben iyi bir insanım.
-
Yakınlarımla o kadar meşgulüm ki kendime çok az zaman kalıyor
-
Ben hep başkalarının sorunlarını dinleyen kişi oldum.
-
Başkaları beni, diğerleri için çok, kendisi için az şey yapan biri olarak görüyorlar.
D. Zayıf Sınırlar:
Bu alandaki şemalar iç sınırlarda, diğer kişilere sorumluluklarda, uzun süreli amaca yönelik davranışları sürdürmede yetersizliklerle ilgilidir. Bu şemalar diğerlerinin hakkına saygıda, eşgüdümlü çalışmada, sözleşmeler yapmada, gerçekçi kişisel amaçlar oluşturma ve bu amaçlara ulaşmada zorluklara neden olurlar. Bu şemaları olan kişilerin aileleri tipik olarak aşırı hoşgörülü, aşırı düşkün, yönlendirmenin çok az olduğu, veya sorumluluk alma, işbirliği gösterme ve amaç saptama ile ilgili olarak uygun terbiyenin verilmediği ailelerdir. Genellikle öz-denetim ve sınırlarını fark etme ile ilgili bilgiler yerine çocuğa üstünlük hissi verilir. “Aslan oğlum/prenses kızım benim. Onun her şeyi yapmaya hakkı var. O en iyi, en yakışıklı, en akıllı, en güzel...” Bazı durumlarda çocuğun, sıkıntının normal seviyelerini bile kaldırmaya zorlanmadığı veya uygun yönlendirme veya rehberlik yapılmadığı durumlarda da görülür.
13. Haklılık Şeması
-
Diğer insanlardan bir şeyler istediğimde cevap olarak “hayır” denilmesini kabullenmekte çok zorlanırım.
-
Ben özel biriyim ve diğer insanlar için konulmuş olan kısıtlamaları kabul etmek zorunda değilim
-
İstediğimi yapmaktan alıkonulmaktan veya kısıtlanmaktan nefret ederim.
-
Diğer insanların uyduğu normal kurallar ve geleneklere uymak zorunda olmadığımı hissediyorum.
-
Benim yaptıklarımın, diğer insanların katkılarından daha önemli olduğunu hissediyorum.
14. Yetersiz Özdenetim Şeması
-
Sıradan ve sıkıcı işleri yapmaya kendimi zorlayamam.
-
Eğer hedefime ulaşamazsam kolaylıkla yılgınlığa düşer ve vazgeçerim.
-
Uzun vadeli amaçlara ulaşabilmek için şu andaki zevklerimden fedakârlık etmekte güçlüğüm vardır.
-
Benim yararıma olduğunu bilsem bile hoşuma gitmeyen şeyleri yapmaya kendimi zorlayamam.
-
Kararlarıma nadiren sadık kalabilirim.
E. Aşırı Duyarlılık ve Baskılama:
Bu alan içinde kişinin duyguları, dürtüleri ve seçimleri üzerindeki aşırı bir denetim vardır. Buradaki amaç yanlış yapmaktan kaçınmak veya katı kurallara ve beklentilere uymaktır. Mutluluk, kendini ifade etmek, rahatlama, yakın ilişkiler ve sağlık ikinci planda kalır. Tipik aile tipleri ise katı ve sıklıkla cezalandırıcıdır. Başarı, görev, mükemmelliyetçilik, ve kurallara uyma ve yanlışlardan kaçınma, eğlenceye ve gevşemeye hakim olma temalarının yoğun olduğu ailelerdir. Genellikle her an dikkatli ve alarmda olunmazsa bir şeylerin kötü gideceğine ilişkin kötümser hisler ve endişe duymaya bir eğilim vardır.
15. Yüksek Standartlar Şeması
-
Yaptığım çoğu şeyde en iyi olmalıyım; ikinci olmayı kabullenemem.
-
En iyisini yapmalıyım, “yeterince iyi” ile yetinemem.
-
Tüm sorumluluklarımı yerine getirmek zorundayım.
-
Başarmak ve birşeyler yapmak için sürekli bir baskı altındayım.
-
Kendimi kolayca sorumluluktan sıyıramıyorum veya hatalarım için bahane bulamıyorum.
16. Karamsarlık Şeması
-
Her şey yolunda gidiyor görünse bile, bunun geçici olduğunu hissederim.
-
İyi bir şey olursa, bunu kötü bir şeyin izleyeceğinden endişe ederim.
-
Yeterince dikkatli olamazsınız, bir şeyler neredeyse her zaman ters gider.
-
Ne kadar çok çalışırsam çalışayım, maddi olarak iflas edeceğimden endişe ederim.
-
Yanlış bir kararın bir felakete yol açabileceğinden endişe ederim.
17. Duyguları Bastırma Şeması
-
Olumlu duygularımı diğerlerine göstermekten utanırım (sevdiğimi, önemsediğimi göstermek gibi).
-
Duygularımı diğerlerine açmayı utanç verici bulurum.
-
Sıcak ve cana yakın olmak benim için zordur.
-
Kendimi o kadar kontrol ederim ki insanlar beni duygusuz bulurlar.
-
Diğerleri beni duygusal olarak soğuk bulurlar.
18. Cezalandırıcılık Şeması
-
Elimden gelenin en iyisini yapmazsam kaybetmeyi göze almalıyım.
-
Eğer yanlış yaparsam, bunun özürü yoktur.
-
Sorumluluklarını yerine getirmeyen insanlar bir şekilde cezalandırılmalıdır.
-
Çoğu zaman başkalarının özürlerini kabul etmem. Sadece sorumluluk almak ve sonuçlara katlanmak istemiyorlardır.
-
Ben cezalandırılmayı hak eden kötü bir insanım.
Şemalar Nasıl Çalışır?
Hayatı ve kendimizi anlamlandırmamız, tüm duygularımız ve davranışlarımız şemalarımıza bağlı olarak gelişir. Şemalar neticesinde içsel sesler/yanlar geliştiririz. Yaşadığımız herhangi bir olayda birbiri ile bile çelişen birçok duygumuz olabilir. Her bir duygu bir yanımıza ve o yanın içimizdeki sesine yanıt olarak çıkar ve hangi ses baskın ise ona ait duygunun tetiklediği düşünce ve davranış ile cevap veririz. Örneğin yaşadığımız bir olayda bir yanımız geçmişteki çocuğun sesiyle konuşup, duygularını yaşarken, diğer yanımız içselleştirdiğimiz ebeveyn temsilinin sesi ve duygusu ile konuşabilir, bir diğeri ikisini de duymamak üzere kendi kendine ses çıkarıyor olabilir. Biz şema terapistleri olarak bu yanlara şema modları diyoruz.
Şema Modları Nedir?
Sema modları 4 kategoride toplanır: Çocuk modları, İşlevsel olmayan ebeveyn modları, İşlevsel olmayan baş etme modları ve Sağlıklı erişkin modu. Modlar belirli bir an içinde kişinin yaşadığı değişkenliklerle birlikte o sırada aktif olan başa çıkmalarımız ve şemalarımızdır. Bir mod içerisinde birden daha fazla şema olabilir. Konuşma dilinde 'yanlarımız' olarak ifade edebiliriz.
Her mod kategorisi kendi içinde alt modlar barındırır. Şema alanlarında olduğu gibi daha kolay anlaşılabilmesi için her şema modu kategorisini temsilen bir renk kullanacağız.
1. Çocuk Modları:
Fark edeceğiniz üzere çocuk modları işlevsiz diye tanımlanmaz çünkü bu mod kategorisi insanın doğal tabiatının bir parçasıdır ve temel ihtiyaçları ve duyguları kapsar. Kişinin erken çevresel şartları çocuk modlarının dışa vurumunu bastırabilir veya kuvvetlendirebilir. İnsanların çoğu aslında onlara kendilerini pek de yetişkinmiş gibi hissettirmeyen mutsuzluk, yoğun öfke, meydan okuma ve hiddet gibi duyguları tanımaktadır. Bu yanlar Şema Terapi'de 'Çocuk Modları' olarak adlandırılmaktadır. Bu çocuksu yanlar tam olarak gelişememiştir çünkü belirli çocukluk dönemi ihtiyaçları yeterli ölçüde karşılanmamıştır.
Sağlıklı bir kişinin bu modu dinlemesi, temel ihtiyaç ve duygularına sahip çıkabilmesi açısından elzemdir ancak tıpkı bir çocuğun şefkatle ve sağlıklı sınırlar ile sarmalanması gibi bu modun da dışa vurulmasında sağlıklı erişkin modunun aracı olması önemlidir. Çocuk modları kendi içinde de 4 gruba ayrılır.
A. İncinmiş Çocuk Modları:
-Yalnız Çocuk Modu: Bu mod aktifken yalnız ve değersiz hissedelir. Ancak ebeveynlerine değer kattığı, onları yücelttiği sürece değerli hissedebilir. İçi boş, kenara atılmış ve dışlanmış, sevgiyi hak etmeyen ve hatta kimse tarafından sevilemez hissedilir.
-Terkedilmiş ve Suistimal Edilmiş Çocuk Modu: Bu mod aktifken korkunç bir acı hakimdir. Terkedilme korkusu baskındır. Bu mod direkt çocuklukta suistimal ile ilişkilidir. Üzgün, korkmuş, incinebilir, korunmasız, ümitsiz, muhtaç, değersiz, kurban ve kaybolmuş hissedilbilir. Yalnızlık hissi kelimenin tam manasıyla ailesinden ayrı düşmüş, kaybolmuş bir çocuk gibi korkunç ağır bir his şeklindedir ve bu mod içinde iken kişi kendisi ile ilgilenecek bir ebeveyn figürü bulmak ile takıntılı bir haldedir.
-Bağımlı Çocuk Modu: Beceriksiz ve erişkin sorumluluklarını taşımaya muktedir olmayan bir halde hissedilir. Regresif eğilimler gösterilir ve kişi kendisi ile ilgilenilmesini bekler. Genellikle otoriter büyütme şekli nedeiyle, otonom olabilme ve özgüven gelişmemiştir.
-Aşağılanmış/Küçümsenmiş Çocuk Modu: Terkedilmiş ve suistimal edilmiş çocuk modunun bir başka tipidir. Sıklıkla hem aile içinde hem de dışında aşağılanma yaşanmıştır.
B. Kızgın Çocuk Modları
-Kızgın Çocuk Modu: Bu mod aktifken yoğun bir şekilde Sinirlilik, kızgınlık, öfke, giddet, engellenmiş ve sabırsız hissedilir çünkü çocuğun temel duygusal veya fiziksel ihtiyaçları karşılanmamıştır. Kişi bastırılmış öfkesini uygunsuz bir şekilde dışa vurur. Herşeye hakkı olduğunu düşünür ve çevresindekileri kendinden soğutan şımarıkça isteklerde ve taleplerde bulunabilir. Aslen yakınlık arayışını öfke ile gösterir.
-Öfkeli Çocuk Modu: Bu modta kızgınlık o kadar yoğun hissedilir ki, öfke kontrol güçlüğü ile çevresindeki kişilere veya eşyalara zarar verme görülebilir. Gösterilen öfke, saldırganı yok etmeye yöneliktir ve bazen gerçekleşir. Kontrol edilemez, öfkeli, bağırıp çağıran ve dürtüsel şekilde davranan bir çocuk gibidir kişi ve sözde suçlu adledilen ve belki gerçekte sınırları zorlaya saldırgana yönelik sergilenir.
-İnatçı Çocuk Modu: Bu mod aktiflendiğinde kişi kızgın hisseder ancak kızgınlığını açıkça göstermez; pasif agresif bir şekilde mantıksız isteklerde bulunarak veya özerklik ihlali yaparak direnç gösterir, inatlaşır.
C. Dürtüsel Çocuk Modları
-Dürtüsel Çocuk Modu: Bu modta temel ihtiyaç olmayan istekler veya dürtüler ile hareket edilir; karşı taraf düşünülmez, bencilce olabilir. Davranışların karşı taraf ve hatta kendisi için sonuçları iyi tartılıp, düşünülmez. Kısa süreli hazzı erteleme güçlüğü vardır ve dışarıdan şımarıkça görülebilir.
-Disiplinsiz Çocuk Modu: Bu modta kişi sıkıcı faaliyetleri sürdürmek ve tamamlamak, rutinleri takip etmekte kişi zorlanır. Kolaylıkla boş verir. Sık sık hakkı yenmiş veya çabaları boşa çıkmış hissedebilir. Uzun vadeli hedefler belirleyemez.
D. Mutlu Çocuk Modu
Bu modta an itibariyle temel duygusal ihtiyaçları karşılanmış hissedildiği için huzur hakimdir. Sevilen, hoşnut, diğerleriyle ilişkide ve bağlı, memnun, kendini gerçekleştirimiş, korunmuş, övülen, değerli, beslenmiş, ölçülü rehberlik almış, anlaşılmış, onaylanmış, özgüvenli, yeterli, becerikli, ölçülü derecede otonom, güvenli, dirençli, güçlü, kontrollü olabilen, uyumlu, iyimser ve spontan bir haldir. Sağlıklı modlardan biridir. Diğeri sağlıklıerişkin modudur.
2. İşlevsel Olmayan Ebeveyn Modları:
İşlevsel olmayan ebeveyn modaları kişinin bakım aldığı ebeveyn, öğretmen veya aile büyükleri gibi hayatındaki önemli erişkilerin içselleştirilmiş olumsuz yanlarının temsili bir birleşimidir. İçselleştirildiği için çoğunlukla bu moda ait sesler bir başkasından ziyade kişinin kendi yargılayıcı, talepkar veya tehtitkar iç sesi olarak hissedilir. Bir başka deyişle kişiler içlerinde çocukken kendilerine davranıldığı şekilde davranan bir erişkin taşırlar ve aynı şekilde davranmaya kendilerine devam ederler. 2 çeşit ebeveyn modu bulunur (bazı çalışmacılar yeni bir ebeveyn modu olarak "Besleyici ebevyn modu" nu da önermektedir):
A. Beklentili Ebeveyn Modu: Başarı odaklı veya duygusal beklentili olabilir. Bu mod sürekli yüksek standartları karşılamak üzere kişiyi zorlar. Ancak mükemmel olunduğunda, "en"ler başarıldığında, herşey yolunda gittiğinde, verimli olunduğunda, alçak gönüllü olunduğunda veya başkalarının ihtiyaç ve istekleri ön planda tutulduğunda tamamlanmış ve huzurlu hissedebilir. Kişi bu mod aktiflendiğinde kişi duygularını ifade etmenin veya spontane davranmanın yanlış olduğunu hisseder.
B. Cezalandırıcı Ebeveyn Modu: Bu modta içselleştirilmiş ebeveyn sesi kişiyi ve çevresindekileri eleştirir ve uygun bulmadığı davranışlar veya standartlar nedeniyle cezalandırır. Kişi kendi normal ihtiyaçlara sahip olduğu için veya gösterdiği için kendisine kızgın hisseder ve bu nedenle cezalandırılmayı hak ettiğini düşünür. Çocuklukta çoğunlukla temel ihtiyaçlara sahip olmak doğal karşılanmamış, bastırmaları beklenmiştir. Bu modun ses tonu katı, eleştirel, affetmekten yoksun ve acımasızdır. Kişi kendinden iğrenir, kendini cezalandırmak için sevdiği şeylerden mahrum bırakma, kendine zarar verme, intihar düşünceleri gibi davranışlar gösterebilir.
3. İşlevsel Olmayan Baş Etme Modları:
İşlevsel olmayan baş etme modları çocuğun hayatta kalabilmesi amacıyla erken yaşam döneminde oluşturulmuş yapılardır. Giderilemeyen duygusal ihtiyaçları telaffi ederler ancak erişkinlikte işlevselliği bozmaya başlarlar. Ancak kişi küçüklükten beri kendini koruma yöntemi olarak öğrendiği şemalarını işlevsel olmamalarına rağmen koruma eğiliminde olur. Erişkinlikte duygusal ihtiyaçların karşılanmadığı durumda, ihtiyaç alanı çocuklukta da eksik kaldığı bir alan ise, kişi bu ihtiyacını sağlıklı bir biçimde nasıl karşılaması gerektiğini bilemez ve çocuklukta geliştirdiği çocuksu baş etme yöntemlerine geri döner. Bu yöntemler erişkin kişiyi şemadan korumak yerine tersine şemanın kendisini korumaya ve yaşatmaya hizmet eder. O yüzden de bu baş etme yöntemlerine işlevsel olmayan baş etme modları denilir. Tehtitkar bir yaşam olayında fizyolojik yanıtlarımız olan kaç, savaş ve don'un şema dilinde karşılıklarıdır. Kaç yanıtı şema terapide kaçınma modu, savaş yanıtı aşırı telafi Etme modu ve don yanıtı teslim olma yanıtıdır.
.
A. Teslim Olma Modu
Şema Teslimi, şemayı güçlendiren veya sürekli kılan düşünsel, davranışsal veya duygusal stratejileri kapsar (örn: şemayı destekleyen bilgiyi abartmak, şema ile uyumlu davranışlarda bulunmak). Örnek olarak Kusurluluk şeması olan bir kişinin eleştirel arkadaşları ile ilişkilerini sürdürebilmesini gösterebiliriz. Kusurluluk şeması, kişinin kendisine gelen eleştirilere katlanabilmesini sağlar. Ve kişinin eleştiri alması, kusurlu olduğuna ilişkin inancını pekiştirir.
-İtaatkar Teslim: Bu modta kişi reddilmekten veya tartışmadan kaçınmak korkusu ile pasif, boyun eğici, itaakatkar, onay arıyıcı, kendiyle ilgili alaycı bir ruh halindedir. Kendilerine kötü veya uygunsuz davranılmasına izin veirler. İhtiyaçlarını karşılamak üzere adım atmaz hatta ihtiyaçlarını karşılamayan insanlarla birlikte olurlar ve sahip oldukları şemayı doğrulayacak bir yaşantıyı devam ettirirler.
-Zarar Görmüş Çocuk Moduna Teslim: Bu mod aktifken kişi çocuk gibi davranır; aynı çocukluktaki inançları, duyguları ve davranışlarına sahiptir.
B. Kaçınma Modu:
Şemayı ve ilgili duyguları başlatmaktan kaçınmak için kişinin uygulamaya soktuğu bilişsel, davranışsal ve duygusal stratejilerdir. Kişinin şema ile ilgili düşünmekten veya ilgili durumlarla karşılaşmaktan kaçınır. Örneğin Başarısızlık şeması olan bir kişi, sonuçta “kötü” olarak değerlendirileceğine inandığı için projesi üzerinde çalışmaktan kaçınabilir. Ve böylece olumsuz bir değerlendirme ile karşılaşma şansını arttırır. Bu durum da tekrar şemayı güçlendirmeye yarar (Kendini doğrulayan kehanet).
-Kopuk Kaçıngan: Bu mod aktiflendiğinde kişi şemanın getirdiği acıdan psikolojik olarak kaçınabilmek için duygularından kopar. Tüm duygularını kapatır, diğer insanlardan uzaklaşır, yardımlarını red eder ve robotik duygusuz bir şekilde hareket eder. Görünürde epey işlezsel görünebilir.
-Uyuşmuş Kaçıngan: Bu mod aktifken kişi duygularına tamamen uyuşmuş duygularını hiç hissedemeyecek kadar kapatır. Gerçek değilmiş, sis içindeymiş gibi hissedebilir, derealizasyon veya depresonalizasyon yaşanabilir. Bilişsel olaral yavaşlama gözlenir ve işelevsellik bozulur.
-Kopuk Yatıştırıcı: Bu mod aktifken duygularını kapatabilmek için onu duygularından uzak tutacak, uyarab başka duygular verecek ya da yatıştıracak eylemlerde bulunur. Bu eylemler genellikle bağımlılık potansiyeli olan veya kompülsif tarza eylemlerdir. Duygulardan uzak tutacak aşırı çalışma (işkoliklik), binge şekilde televizyon veya sosyal medya izleme, bilgisayar oyunu oynama; uyarıcı duyguları tetikleyecek kumar, tehlikeli sporlar, rasgele korunmasız seks veya psikoaktif madde (PAM) kullanımı; yatıştıracak yine PAM kullanımı, fantazi kurma, aşırı yeme bunlardan bazılarıdır.
-Kaçıngan Koruyucu: Bu mod aktiflendiğinde kişi davranışsal olarak şemalarını tetikleyecek kişi ve olaylardan kaçınır.
-Kızgın Koruyucu: Bu mod aktiflendiğinde kişi kendine öfkeden bir duvar örer ki tehtid olarak algılanan kişi ve olayadan onu korusun. Başkalarını kendinden uzak tutmak ve incinmekten korunmak için kızgınlığı dışa vurur. Altında yatan incinmekten korkan bir incinmiş çocuk modu bulunur.
C. Aşırı Telafi Etme Modu:
Şemayı aşırı bir şekilde telafi etmek için kişinin uygulamaya koyduğu davranış ve bilişlerdir; şemadan beklenebileceklerin tam tersi olarak ortaya çıkarlar. Şema Telafileri çocuğun ebeveynleri, kardeşleri ve akranlarının kötü davranışlarının verdiği acıyla başa çıkmak için erken dönemde geliştirdiği işlevsel girişimlerdir. Yetişkin yaşlarda ve daha sağlıklı ortamlarda şema telafi edici davranışlar işlevselliği bozucu hale gelir ve kişinin sıklıkla “iyi niyetle kötü sonuçlar almasına” neden olurlar. Aşırı telafiler sonuçta amaçlananın tam tersine neden olur ve şemanın sürdürülmesine yardım ederler. Örneğin Duygusal Yoksunluk şeması olan bir kişi aşırı miktarda ilgiye ihtiyaç duyabilir ama günlük yaşantısında diğer insanları kendinden kasıtlı olarak uzaklaştırabilir ve sonuçta kendisini daha da yalnız hisseder.
-İlgi ve Onay Arayıcı: Bu mod aktiflendiğinde kişi diğer kişilerin ilgisini çekmek ve onayını almak içinaşırı, uygunsuz ve abartılmış davranışlar sergiler. Genellikle altta yatan yalnızlık hissini kompanse etmeye çalışır.
-Büyüklenmeci: Bu mod aktiflendiğinde kişi herşeyi kendinden hak gören, yarışçı, büyüklenmeci, başlarını kötüye kullanan veya statu peşinde bir ruh halinde istediklerini elde etmeye çalışır. üm dikkat kendine yönelmiştir ve başkalarının ihtiyaç, istek ve duygularına karşı empatiden yoksundur. Başkalarından üstün olduğunu düşünür, o yüzden başkalarının uymak zorunda olduğu kuralllar onun için gererli değildir ve kendisine özel davranılmasını bekler. Aslen hayranlığa açtırlar ve sık sık börbürlenirler ve büyüklenmeci bir tutumda davranırar ki kendilik değerlerini şişirebilsinler.
-Aşırı Kontrolcü: Bu mod aktifken kişi algılanan veya gerçek bir tehtidten korumak için aşırı kontrolcü davranma eğiliminde olur ve kontrol ilüzyonunu sağlayabilmek için (çünkü gerçek haytta çok az şeyi kontrol edebiliriz) aşırı derecede birşeye odaklanır veya bir düşünceyi rumine eder (düşünceyi sakız haline getirmek de diyebilirz ruminasyona). Mükemmeliyetçi aşırı kontrol modu şeklinde aktiflenebilir. Talisiz olayların veya eleştirilmenin önüne geçebilmek için kontrol mekanizması olarak mükemmeliyetçiliği hedefler. Şüpheci aşırı kontrol modu olarak aktiflendiğinde diğer insanların kötü niyetli olduğu önyargısı ile hep art niyet arar insanların davranışlarında. Azarlayıcı aşırı kontrol modunda ise diğer insanların davranışlarını kontrol etmeye çalışır ve neyi nasıl yapmaları gerektiğini öğreten adam karikatüründe olduğu gibi devamlı dikte eder veya onalrı eleştirerek azarlar.
-Zorba Saldırgan: Bu mod aktiflendiğinde kişi karşı tarafı kontrolsüz ve öfke patlamaları gibi değil de gayet kontrollü ve planlanmış şekilde duygusal, cinsel, sözel ve hatta antisosyal ve suç içeren diğer davranışlar ile zarar verir. Altta yatan motivasyon aslen aşağılanmak ve kötüye kullanılmaktan korunmak iken, kendisi aynı şeyleri yapar. Sadistik özellikler içerir.
-Manipülatif: Hile, yalan ve manipülatif bir tutumla isteklerini yerine getirmeye ve sonunda cezalandırılmaktan kaçmaya çalışır. Başkalarını kurban olarak kullanmaktan kaçınmaz.
-Yırtıcı/Yağmacı: Bir tehtitten, engelden, rakipten veya düşmandan kurtulmak üzere soğuk, kaba ve hesapçı bir tutumla davranır. Psikopat dedğimiz insanlar bu modta davranırlar.
4. Sağlıklık Erişkin Modu
Sağlıklı Erişkin Modu ne kadar aktifse diğer modlarımız o kadar uyumlu olur. Bu mod aktifken ön yargısız ve açık fikirli, çevreden gelen veriler işlenir, objektif olarak değerlendirilir, incinmiş çocuk moduna dekompanse olmadan erişime imkan verir, onu koruyup ve kollayarak, güvenli bir liman olıuşturarak, başkalarının ve kendinin temek ihtiyaçlarını gözeterek, problem çözmeye odaklı şekilde sorunlara yaklaşılır, Bu mod aktifken kişi tercih yapabilir, tercihlerinin ve eylemlerinin sorumluluğunu taşıyabilir, söz verebilir ve sözünü tutabilir, bağımlı olmadan yardım isteyebilir, yanlışlarını kendine yüklenmeden kabul edebilir, Sağlıklı erişkin modu iş, özel ilişkiler, aile, sosyal hayat, hobi, spor ve kültürel aktiviteler, din ve sosyal sorumluluk hizmetlerini dengede tutarak gerçekleştirir ve tatmin olur, kendini gerçekleştirebilir.
Şema Terapi Tedavisi Nasıl İlerler?
Psikolojik açıdan sağlıklı erişkin, temel ihtiyaçlarını uygun şekilde giderebilen insandır. Şema terapinin temel amacı, hastaların, çekirdek duygusal ihtiyaçlarını giderebilmeleri için işlevsel yollar bulmalarına yardım etmektir.
İlk evrede şema terapisti, şemaları tespit etmesi, çocukluk ve ergenlikteki şemaların kökenini anlaması için danışanlarına yardım eder. Değerlendirme sürecinde terapist, danışanı şema modeli hakkında eğitir. Terapist ve danışan birlikte şemaların çocukluktaki ve ergenlikteki kaynaklarını araştırırak, danışanın bugünkü başvuru şikayetlerinin nasıl geliştiğini fark etmesini sağlar. Ardından danışan uyum bozucu baş etme yöntemlerini fark etmeyi ve bunların şemalarını nasıl sürdürdüğünü öğrenir. Değerlendirme ve eğitim evresi tamamlandıktan sonra, terapist danışanın ihtiyaçlarına bağlı olarak bilişsel, davranışsal, yaşantısal ve bireylerarası stratejileri esnek bir tavırla birleştirerek değişime odaklanır.
Şema Terapi Tedavisi Ne Kadar Sürer?
Şema terapi kısa, orta veya uzun dönemli olabilir, süresi tamamen danışan ile bağlantılıdır.